Sesler ?

Ah saklanbaç oynamaya ne de bayılırdım. Özellikle ikizim ve altıncı sınıflarla. Saklanmak için yasak koridora gittim. Ama orası her zamankinden boştu. Bu değişikti. Normalde birinin kedisi kaybolur ve buaraya gelirdi. Ama bu sefer sadece sesler vardı. Hemde çok değişik sesler. Tam olarak anlamasamda bunun çatal dili olduğunu anlayabiliyordum. Çünkü ikizim bir çatalağızdı. Ama burada olamazdı çünkü ebe oydu. Mutlaka bir Slytherinliydi. Çünkü okulda onlardan başka yılanı olan yoktu. Kim olduğunu anlamak için sesin olduğu yere gittim...

RP Out : RP'ye Blair Selinda Waldrof cevap yazacaktır. Bir şey yazmayın.

Bacak bacak üstüne atmış küçük kurbanımın gelmesini bekliyordum. Lena'ya söylesem bunu asla kabul etmezdi. Onu öldürmek istemiyordum. Öldürsemde birşey fark etmezdi gerçi ama gelceği vardı... Geleceği parlaktı. %100 emindim ki gelecekte "BAŞ ÖLÜM YİYEN" Lena olacaktı. O sırada Cast'ın ayaklarını gördüm. Çataldili yeteneği yoktu ama Lena sıksık konuştuğundan anlamış olmalıydı. Ve sütunların arasından Nina çıktı. Yüzü büyük bir şokla büyümüştü. Gözlerimi kısarak:
" Hoşgeldin Nina Cast. Ve Crucio" diye bağırdı. Küçük kıza denk geldi. Kısa bir kahkaha kopardım. Nina yere çömelmiş ağlıyordu. Hogwarts'ta olay çıkarmak için tam zamanı değildi.
"Şimdilik bu kadar Cast. Birdaha geldiğimde elimden kurtulamayacaksın" dedim ve gittim. "Kendimi seviyorum"

" Bak Nina. Genelde hiçkimse saklanbaç oynarken ebein ismini delicesine bağırarak söylemez." dedim ve gülerek geldim. Nina'yı yerde görünce bütün gülümsemem yüzümden silindi. Onu kaldırmadan önce:
"Seni revire götürmemi ister misin?" diye sordum. Nina "Hayır" anlamında başını iki yana salladı. İkizim Nina'nın elini tuttum ve sıktım.
"Kim yaptı bunu sana" diye sordum. Bunu sorarken düşündüğüm kişinin olmamasını diliyordum. Karanlık Lady'm...Onu çok küçük yaşta kaybettiğim annem kadar sever, anneme gösterdiğimden daha fazla saygı gösterirdim. Eğer bunu Nina'ya o yaptıysa Nina'yı yüreklendiremezdim...

Şaşkınlıkla ona baktım. Sonra çıkan en soğuk sesimle:
" Lady'm seni nasıl yaşattı? Yani mükemmel Lady'm birisine Crucio laneti yaptıktan sonra yaşatmaz !" dedim.
Edward bana soğuk soğuk bakınca özür diler bakışlarla:
" Tamam ama ben ciddiyim. Nasıl?" diye sordum. Lena iyice ağlamaya başlamıştı. Saçlarını okşadım. Ah şirinem benim. Lena'm....

" Vay vay vay" dedim gözlerimi kısarak. Bir yandan Rupert'ın elini sıkıyordum. Rupert tiz bir kahkaha kopardı.
"Siz ikiniz! Dırdırcı tamamen sizin fotoğraflarınızla dolu." Yine o hırslı kıza dönmüştüm. Birçok kişi bu halimden nefret ederdi. Nina'da bunlardan biriydi. Bana baktı ve:
"Kendine gel" dedi. İçimi çektim ve:
"Tamam. Nasılsın?" diye sordum.

Lena :
" Vay vay vay. " dedi. O sırada Rupert tiz bir kahkaha kopardı. Lena :
" Siz ikiniz ! Dırdırcı tamamen sizin fotoğraflarınızla dolu." dedi. Ona :
" Kendine gel. " dedim Derin bir nefes aldı ve :
" Tamam nasılsın ? " dedi. Ona :
" İyiyim ikiz. " dedim. Sonra :
" Bence buradan gitsek iyi olur. " dedim. Edward beni başıyla onayladı ve :
" Ben ce Nina haklı. " dedi. Sonra :
" Seni seviyorum. " dedi ve alnıma bir öpücük kondurdu. Lena ve Rupert'in bana sessizce Küçük Yalancı dediğini duydum. Sonra :
" Tamam gidiyor muyuz ? Yoksa dersleri kaçırıp bu dönemden kalıyor muyuz ? " dedim...

" İyiyim ikiz. " dedi. Sonra :
" Bence buradan gitsek iyi olur. " dedi. Edward beni başıyla onayladı ve :
" Ben ce Nina haklı. " dedi. Sonra :
" Seni seviyorum. " dedi ve alnına bir öpücük kondurdu. Ben ve Rupert ikizciğime sessizce Küçük Yalancı dedik Sonra :
" Tamam gidiyor muyuz ? Yoksa dersleri kaçırıp bu dönemden kalıyor muyuz ? " dedi. Ona baktım ve:
" İkiz olmasaydık sorun olmazdı ancak sen derslerden geçer de ben kalırsam ben senden küçük gibi olurm ikiz" dedim sırıtarak. Kahkaha attı. Koridorlara çıktık. Biz Rupert'la alt kata onlarsa üst kata çıktılar.

=D Konu kilit =D